İngiltere

İngiltere; sigara tiryakiliğiyle mücadele için, e-sigaraları reçete ile vermeye hazırlanıyor

0
e sigara
İngiltere; sigara tiryakiliğiyle mücadele için, e-sigaraları reçete ile vermeye hazırlanıyor

İngiltere’de insanların tütün ürünlerini bırakması için e-sigaraların reçete edilmesi düşünülüyor. İngiltere İlaç ve Sağlık Ürünleri Düzenleme Kurumu tarafından bu talep onaylanırsa, elektronik sigaralar tıbbi bir ürün olarak, dünyadaki ilk kez onaylanmış olacak. Ulusal Sağlık Servisi (NHS) tarafından reçeteyle verilmesi düşünülen e-sigaralar tamamen risksiz değil, ancak normal sigaranın verdiği zararlardan küçük bir kısmını taşıdığı için sigarayı bırakmak isteyenler tarafından tercih ediliyor.

e siagara

İngiltere; sigara tiryakiliğiyle mücadele için, e-sigaraları reçete ile vermeye hazırlanıyor

E-sigaraların, tiryakilikle mücadele için kullanılması konusunda yıllar boyunca çok fazla tartışma yapıldı.

Elektronik sigaralar ya da e-sigaralar, sigarayı bırakmayı isteyenler arasında giderek popülerleşen bir nikotin alma yöntemidir. Bununla beraber, yapılan araştırmalar elektronik sigara kullanmanın sigarayı bırakmada yardımcı olup olmadığını henüz ispatlayamadığı gibi, elektronik sigaranın sağlığa zararlı etkilerini de, her geçen gün açığa çıkarmaktadır.

Elektronik sigaralar, içerisine konulan ve genellikle nikotin içeren bir sıvı çözeltiyi ısıtan ve solunabilecek bir buhar haline dönüştüren cihazlardır. Bu cihazlar çoğu zaman pil yardımıyla çalışır. Genellikle, e-sigara, e-buharlaştırıcı gibi isimleri vardır ve özellikle yurt dışında sıkça kullanılan bu eylemin adı “vaping” olarak adlandırılır.

E-sigaralar, tek kullanımlık veya tekrar doldurulup kullanılabilen çeşitlere sahiptir. Elektronik sigaralarda kullanılan sıvı, tipik olarak nikotin, tatlandırıcılar, propilen glikol ve bitkisel gliserin içerir.
Bir e-sigaranın sertliği, e-sıvıdaki nikotin miktarı ile belirlenir ve mililitre başına miligram veya yüzde olarak ifade edilir. Bununla birlikte, çalışmalar ürün etiketlerinin her zaman nikotin içeriği hakkında doğru bilgi sağlamadığına dair endişeleri gündeme getirmiştir. Bazı kapsüller, “nikotin tuzu” adı verilen konsantre bir nikotin formu içerir. %5 nikotin tuzu içeren bir kapsül 30 ila 50 miligram kadar nikotine sahip olabilir. Bu 1-3 paket sigaranın taşıdığı nikotin miktarına eşdeğerdir.

BBC’nin haberine göre İngiltere’de Yaklaşık 3,6 milyon insanın e-sigara kullandığı tahmin edilmektedir. Bunların çoğu sigarayı bırakmıştır. 2019’da İngiltere’de yaklaşık 64.000 kişi sigaradan öldü.

Sağlık Bakanı Sajid Javid, e-sigaraların sigara içme oranlarını azaltmak için önemli bir araç olabileceğini söyledi.

“NHS’de belirtilen lisanslı bir e-sigaraya kapı açmak, ülke genelinde sigara içme oranlarındaki keskin eşitsizliklerin üstesinden gelme potansiyeline sahip” dedi.

Yeditepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı Başkanı ve Yeşilay Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Recep Erol Sezer, sigara dumanının, tütün(sigara) ve katkı maddelerinin yanması sonucu 7000’den fazla maddeyi içerdiğini söylüyor. Sezer, e-sigara sıvısı buharının ise başta nikotin, propilen glikol, bitkisel gliserin, tat ve koku veren katkı maddeleri, tütüne(sigara) özgü nitrozaminler ve asetol olmak üzere pek çok tahriş edici ve kanser yapıcı özelliği bulunan madde içerdiğini dile getiriyor. E-sigara sıvısında tat koku verici ve pekiştirici etkiyi güçlendirici maddelerin yaygın biçimde kullanıldığını vurgulayan Sezer, “En sık kullanılan maddeler diasetil (DA) ve asetilpropionil (AP). Diasetil, kakao, kahve, karamel, tereyağı, alkollü içecekler gibi gıda ürünlerinde de bulunuyor. Sindirim sistemi yoluyla alındığında zararsız kabul edilmesine karşın, solunarak akciğerden alındığında solunum fonksiyonlarını bozucu bir etkiye sahip. Bu maddenin, solunabilen toz ve parçacıklarının üretim aşamasında solunması durumunda tıkayıcı akciğer hastalığına yol açtığı görülüyor” diyor. (Kaynak 1)

PATLAMIŞ MISIR HASTALIĞINA YOL AÇIYOR

Prof. Dr. Recep Erol Sezer, diasetil’in akciğerlerin küçük hava yollarında, bronşiyollerde daralma ve tıkanmalarla seyreden, geriye dönüşsüz bir akciğer hastalığı olan patlamış mısır akciğeri hastalığına yol açtığını söylüyor. Sezer, yeni bir çalışma ile ilgili şu bilgileri veriyor: “E-sigara buharı akciğer hava keseciklerini koruyan makrofajların işlevlerini bozuyor ve onlara zarar veriyor. Fare çalışmaları ile e-sigara dumanının, kalp, akciğer ve mesane hücrelerinde DNA hasarı yaptığı ve akciğer hücrelerinde DNA tamir genlerine zarar verdiği görülüyor. Kültürle çoğaltılmış insan akciğer ve mesanesinde de aynı DNA hasarları görüldü. Tütüne(sigara) özgü nitrozaminler, kanser yapıcı maddeler olarak biliniyor. E-sigara, nikotin nedeniyle, damar sertliğine yol açarak ve kriz oluşumunu kolaylaştırarak kalp hastalığı riskini yükseltiyor. Yakın dönem araştırmaları, nikotinli ve nikotinsiz e-sigaraların damarları döşeyen ve damar sağlığı ve işlevlerinde ana rol oynayan endotel tabakasına zarar verdiğini gösteriyor.” (Kaynak 2 )

BAĞIMLILIKYAPICI ETKİSİ YÜKSEK

İstanbul Medeniyet Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi ve Yeşilay Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Erkan Ceylan, e-sigara ile her nefeste 0-36 mg/ml arasında nikotin alınırken, 30 puf çekildiğinde bir sigaradan alınan miktar kadar nikotine maruz kalındığını belirtiyor. E-sigaranın, toksik ve kullanıcıya yüksek oranda nikotin vermek üzere planlanmış bir ürün olduğunu kaydeden Prof. Dr. Ceylan şöyle devam ediyor: “E-sigaradaki nikotinin şekli ve dozunun bağımlılık yapıcı etkisi çok yüksek. Nikotin, adrenalin, sonrasında beyinde dopamin salınmasına neden oluyor. Sonuç olarak beyindeki ödül sisteminin aktive edilmesi ile zevk alınmasını sağlıyor. Bu kişiler e-sigaraya bağlı sağlık problemi yaşasalar da yüksek riskleri önemsemiyor ve kullanmaya devam ediyor. E-sigara bir ilaç değil. E-sigarayı ilaç firmaları ya da sağlık sektörü değil bizzat sigara firmaları üretip pazarlıyor. Bu firmaların amacı, daha fazla satmak ve yeni müşteriler bulmak. Bu da, daha fazla insanı bağımlı yapmaktan geçiyor. E-sigara ile birlikte nikotin bağımlılığı yeniden arttı. Artık hiç sigara içmemiş gençler, daha güvenli olduğuna inanarak e-sigaraya başlıyor ve daha sonra sigaraya geçiyor. E-sigara nikotin bağımlılığını ortadan kaldırmadığı gibi bağımlılık yapıcı bir ürün.” (Kaynak 2 )

GENÇLİK YILLARI BEYİN GELİŞİMİ İÇİN KRİTİK

E-sigaranın pazarlanmaya başlamasıyla birlikte zehirlenmelerin arttığına vurgu yapan Prof. Dr. Erkan Ceylan, “E-sigara, içerdiği propilen glikol ile akciğer üzerinde önemli tahriş edici özelliğe sahip. Sigaraya oranla çok daha küçük partiküller üreten e-sigaranın akciğere ulaşma ve tahrip gücü daha fazla. Nikotinin öldürücü dozu 10-60 mg. Bazı e-sigaralar 100 mg/mL nikotin içeriyor. 2010-2014 arasında zehirlenme olguları yüzde 0.3’ten yüzde 41’e yükseldi” diyor. Gençlik yıllarının beyin gelişimi için kritik bir dönem olduğunu söyleyen Prof. Dr. Ceylan şöyle devam ediyor: “E-sigara kullanan gençler, uzun süreli etkiler için risk altında. E-sigara kullanımı sadece nikotin bağımlılığına yol açmakla kalmıyor aynı zamanda kokain ve metamfetamin gibi madde bağımlılığına da yatkın hale getirebiliyor. Nikotin, dikkat ve öğrenmeyi kontrol eden beyin devrelerinin gelişimini etkiliyor. Duygu durum bozuklukları ve dürtü kontrolüyle ilgili kalıcı problemler oluştururken kendine veya başkalarına zarar verebilecek bir dürtüyle savaşamaz hale geliyorlar. Sigara kullanımını artırma potansiyeli nedeniyle e-sigara kullanımının yaygınlaşması engellenmeli.” (Kaynak 2 )

KISIRLIĞA NEDEN OLABİLİR

Kadın Hastalıkları, Doğum ve Tüp Bebek Uzmanı Prof. Dr. Ulun Uluğ da, elektronik sigarayla sigaranın zararları arasında fark olmadığına dikkat çekerken, sigara kullanımının birçok sağlık sorununun yanı sıra üreme sağlığını da olumsuz etkilediğini dile getiriyor. Sigara içen kadınlarda infertilite (kısırlık) görülme oranının, içmeyenlere göre 10 kat fazla olduğuna dikkat çeken Uluğ, sigaranın kadınlarda yumurtalık fonksiyonlarında azalma, menopoza daha erken yaşta girme, düşük ve erken doğum riskinde artışa neden olduğunu belirtiyor. Uluğ, sigara içen kadınlarda sigara içmeyenlere göre doğurganlığın düşük, hamile kalma süresinin 3-12 ay daha uzun olduğunu belirtiyor. Uluğ, “Sigara, rahim ve yumurtalık kanserine neden olduğu gibi çocuk düşürme, sakat ve eksik doğum, erken menopoz gibi tehlikeler oluşturarak kısırlığa neden olabiliyor. Hamileliği sırasında sigara içen kadınların bebeklerinde eksik kilolu doğmanın yanı sıra zeka eksikliği de görülebiliyor” diyor.

DOĞAL YOLLARLA HAMİLE KALMAK ZORLAŞIYOR

Prof. Dr. Ulun Uluğ, sigarayla vücuda alınan nikotinin, yumurtalıklarda bulunan hücreleri olumsuz etkileyerek yumurtanın genetik anomalilere gereğinden fazla eğilimli olmasına sebep olduğunu vurguluyor. Prof. Dr. Uluğ sözlerini şöyle sürdürüyor: “Sigara kullanımı, doğal yollarla hamile kalmayı zorlaştırıyor ve düşüğe neden oluyor. Yapılan çalışmalarda, sigara içen kadınların yumurtalık kapasitesinde içmeyenlere göre önemli bir düşüş tespit edildiği görülüyor. Ayrıca idrar kesesinde mesane kanserine neden olabiliyor. Sigara kullanımı, erkeklerde de üreme fonksiyonlarının olumsuz yönde etkilenmesine neden oluyor.”(Kaynak 2 )

HAMİLELİKTE İÇİLİRSE BEBEĞİN BÜYÜMESİNİ ENGELLER

Prof. Dr. Ulun Uluğ, hamilelikte sigara kullanımının pek çok sıkıntıyı da beraberinde getirdiğini söylüyor. Uluğ sözlerini şöyle tamamlıyor: “Hamilelikte içilen sigara, bebeğin büyümesini engeller, vücudun zararlı bakterilere karşı direncini düşürür. Düşük yapma veya erken doğuma sebebiyet verir, bebeğin fiziksel ve zihinsel gelişimini engeller. Hamilelikte içilen sigara, bebeğin akciğer kapasitesinin gelişmesini engelleyerek solunum yolu hastalıklarına neden olur. Hamilelikte sigara içen kadınların çocuklarının geç algılama sorunu yaşadığı bilimsel olarak kanıtlanmıştır. Sigara kullanımı ayrıca plasentanın aşağıya rahim ağzına yakın ya da rahim ağzının tamamını örtecek şekilde yerleşmesi anlamına gelen plasenta previa riskini artırır. Ayrıca kemiklerden kalsiyum mobilize edildiğinden kemik kaybı artar, B12 vitamininin bağırsaktaki sentezi azalır.”(Kaynak 2 )

MÜSİAD UK; İngiltere’de iş fırsatı arayanları bir araya getirdi

Önceki haber

Devrim Erbil’in ilk NFT çalışması; “London Like A Dream” görücüye çıktı

Sonraki Haber

Sevebileceğiniz haberler

Yorumlar

Cevap bırak

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Daha Fazlası İngiltere