Southport‘ta olaylar, aşırı sağcı göstericilerin polise cam şişe ve tuğla yağdırması ve üç çocuğun ölümüne neden olan bıçaklı saldırının ardından bir camiye saldırmasının ardından meydana geldi. Guardian’da yer alan habere göre, başbakan Keir Starmer, göstericilerin “kurbanlar için tutulan nöbeti şiddet ve haydutlukla gasp ettiklerini” ve “yas tutan topluma hakaret ettiklerini” belirtti. Kuzey Batı Ambulans Servisi, otuz dokuz polis memurunun yaralandığını ve bunlardan 27’sinin hastaneye kaldırıldığını açıkladı. Merseyside polisi, sekiz memurun ciddi yaralanmalar geçirdiğini, diğer memurların kafa travması ve ciddi yüz yaralanmaları yaşadığını ve bir memurun baygınlık geçirdiğini bildirdi. Üç polis köpeği de yaralandı; ikisine tuğla atılması sonucu bacakları zarar görürken, üçüncüsünün arka bacağında yanıklar oluştu.

Polis, olayları kontrol altına almak için beş farklı kuvvetten destek aldı. Emniyet Müdür Yardımcısı Alex Goss, saldırganların bahçe duvarlarını yıkarak, halka ait araçları ateşe vererek ve cami otoparkındaki araçlara zarar vererek memurlara saldırmak için tuğlaları kullandığını belirtti. Goss, topluluğa böyle davranılamayacağını ve bu şok edici davranışa karışanlarla ilgili bilgisi ya da video görüntüsü olan herkesi öne çıkmaya çağırdı.

Southport’ta Toplumsal Gerilim Tırmanışa Geçti

Pazartesi günü meydana gelen saldırıda dokuz yaşındaki Alice Dasilva Aguiar, altı yaşındaki Bebe King ve yedi yaşındaki Elsie Dot Stancombe bıçaklanarak öldürüldü. Diğer sekiz çocuk da bıçak yarası aldı ve beşinin durumu kritik; iki yetişkin de ağır yaralandı. Olayla ilgili olarak 17 yaşında bir genç tutuklandı ve sosyal medyada saldırganın yanlış isimlerle anıldığı birçok yanlış suçlama yayıldı.

Britanya Müslüman Konseyi (MCB), öldürülen üç kız için saygı duruşunda bulundu ve “aşırı sağcı isyancıların bir caminin önünde ortalığı birbirine kattığı şok edici sahneleri” kınadı. MCB Genel Sekreteri Zara Mohammed, nefret ve bölünmenin alaycı güçlerine karşı durulması gerektiğini belirtti. İçişleri Bakanı Yvette Cooper da internetteki yanlış bilgilendirmeyi kınadı ve polis memurlarının “kederli bir topluluğa saygı duymayan sokaktaki haydutların” saldırılarına maruz kalmasının “dehşet verici” olduğunu söyledi.

Salı akşamı Southport’taki Atkinson sanat mekânının önünde düzenlenen barışçıl nöbete yüzlerce kişi katıldı. Ancak nöbeti, yerel bir caminin önünde düzenlenen ve hızla şiddete dönüşen aşırı sağcı bir protesto izledi. Göstericiler, Pazartesi günkü cinayetlerin işlendiği Hart Street’i çevreleyen alanda toplandı. Yüzlerce kişilik kalabalık, İslamofobik sloganların yanı sıra “teslim olmak yok”, “ölene kadar İngiliz” ve “ülkemizi geri istiyoruz” sloganları attı.