Uluslararası bir şebeke, Birleşik Krallık’ta çalışmak isteyen uluslararası öğrencileri on binlerce sterlin dolandırarak, onlara sahte vize belgeleri sattı.
BBC’nin araştırmasına göre, işe alım uzmanı olarak çalışan dolandırıcıların, Birleşik Krallık’ın bakım sektöründe çalışmayı hedefleyen öğrencileri hedef aldığını ortaya çıkardı. Bu öğrenciler, aslında ücretsiz olması gereken sponsorluk sertifikaları için 17.000 sterline kadar ödeme yaptı. Ancak İngiltereİçişleri Bakanlığı, bu öğrencilerin başvurularını geçersiz evrak nedeniyle reddetti.
Taimoor Raza adlı bir kişinin, çoğu sahte olan 141 vize evrakını sattığı ve bu işlemlerden toplamda 1,2 milyon sterlin kazandığı ortaya çıktı. Herhangi bir yanlış yapmadığını iddia eden Raza bazı öğrencilere para iadesi yaptığını iddia etti. Ancak birçok kişi birikimlerini kaybetti.
Hindistan ve Pakistan gibi ülkelerden gelen öğrenciler, Birleşik Krallık’ta başarılı bir kariyer vaadiyle kandırıldı. Ancak bu öğrenciler yabancı bir ülkede beş parasız kaldı.
BBC, bu mağdurlardan biri olan 21 yaşındaki Nadia ile görüştü. Nadia, sahte belgeler için 10.000 sterlin ödedi. Diğer birçok kişi gibi, vaat edilen iş ve sponsorluk belgelerinin sahte olduğunu çok geç fark etti. Pek çok mağdur, göçmenlik otoritelerinden korktukları için bu suçları bildirmekten çekiniyor.
Dolandırıcılık, 2022 yılında ciddi bir işçi açığı yaşayan Birleşik Krallık bakım sektörünün durumunu kullandı. Bu durum, uluslararası adaylardan gelen vize başvurularında bir artışa yol açtı. Ne yazık ki, bu talep, çaresiz öğrencileri istismar eden fırsatçıların kucağına itti.
Smethwick’teki Sikh Advice Centre gibi kuruluşlar çeteden bir miktar parayı geri almayı başardı ancak sahtekarların ağı büyük ölçüde cezasız kalmış durumda.
Bu durum, vize dolandırıcılığı mağdurlarını korumak ve bu tür geniş çaplı istismarı önlemek için daha sıkı uygulama ve destek ihtiyacını ortaya koyuyor. İçişleri Bakanlığı, sahte başvuruları tespit etmek için sistemleri olduğunu ve denizaşırı çalışanları istismar edenlere karşı harekete geçme konusunda kararlı olduklarını belirtti. Ancak topluluk liderleri, savunmasız bireyleri korumak ve bu tür yaygın dolandırıcılığı önlemek için daha fazlasının yapılması gerektiğini savunuyor.
Yorumlar